Eski Yugoslavya’yı oluşturan yedi cumhuriyetten biri olan Karadağ’a bundan önce iki kez gitme fırsatı bulmuştum. Bunlardan biri turist rehberi olarak gittiğim Balkan turu sırasındaydı. Arnavutluk’tan Karadağ’a geçmiş ve burada Kotor ve Budva gibi iki önemli şehri gezdikten sonra, Hırvatistan’ın Adriyatik kıyısındaki güzel kenti Dubrovnik’e devam etmiştim. Bu sefer iş için değil, ailemle birlikte gezmek amaçlı gidiyordum. Muhteşem bir coğyafyaya sahip Balkanların bu küçük ülkesinde beş tam gün geçirecektik. Daha önce iki kez gezdiğim Kotor, Budva ve Sveti Stefan gibi yerleşimlerin dışında, merak ettiğim Durmitor Milli Parkı, Ulcinj, Cetinje ve Kotor’un hemen yanı başındaki Perast’ı da gezi programına almıştım.

Beş gece konaklayacağımız oteli Budva’da seçtim. Bunun nedeni, Budva’nın canlı, hareketli bir şehir olması ve bir de buradan diğer şehirlere ulaşımın daha kolay olmasıydı. Türk Hava Yolları’nın İstanbul’dan bir buçuk saat kadar süren uçuşuyla güzel bir yolculuktan sonra akşam saatlerinde indiğimiz Podgorica Havalimanı’ndan doğruca taksiyle Budva’daki otelimize hareket ettik. Başkent Podgorica’nın gezmeye pek değer bir şehir olmaması nedeniyle programa dahil etmeyi düşünmemiştim.

Genel Bilgiler   :

*Karadağ’ın doğusunda Arnavutluk ve Kosova, kuzeyinde Sırbistan, batısında Hırvatistan ve Bosna Hersek, güneyinde ise Adriyatik Denizi yer almaktadır.
*Ülkeye Avrupalılar “Montenegro”, Karadağlılar ise “Crna Gora” diyorlar.
*Ülkenin başkenti Podgorica. Nüfusu 150 bin civarında.
*Yüzölçümü 13812 km2.
* Ülkenin nüfusu yaklaşık 622 bin kişiden (2017’de)oluşuyor. Bunun %43 kadarı Karadağlı olup, % 32 oranında Sırp nüfus var. Nüfusun diğer kısmını ise Arnavutlar, Bosnalılar ve Hırvatlar oluşturmaktadır.
*Ülkedeki insanların büyük çoğunluğu, hemen hemen %75 kadarı Ortodoks Hıristiyan. Bunu Müslüman nüfus izliyor. Biraz da Katolik var.
*Karadağ, Avrupa Topluluğu’na girme aşamasında. Şu anda Türk vatandaşları için vize gerekmiyor. Ama Avrupa Topluluğu’na dahil olduktan sonra, bu ülkeye de Schengen vizesi ile girilebilecek. Bu yüzden vize problemi ile karşılaşmadan gidip gezmek lazım.
*Ülkede para birimi olarak Euro kullanılıyor.

Karadağ’a Nasıl ve Ne Zaman Gidilir   :

THY’nın ve Pegasus’un İstanbul’dan Podgorica’ya direk seferi var. Uçuş süresi yaklaşık 1 saat 30 dakika.
Nisan-Ekim arasındaki bahar ve yaz ayları Karadağ’ı gezmek için en uygun dönemdir. Kışlar genelde soğuk ve yağışlı geçtiğinden pek tavsiye etmem.

Havalimanından Kent Merkezine Ulaşım  :

Podgorica havalimanından Budva, Kotor ya da bir başka şehre gidecek olanlar için Montenegro Taksi’yi öneririm. Son derece güvenli ve dakik bir firma. Şöförleri de iyi. Podgorica havalimanından Budva’daki otelimize gidiş ve dönüşte bu firmanın taksisini kullandık ve çok memnun kaldık. Yaklaşık 65 km bir mesafe için 30 euro gibi makul bir ücret ödedik. Yalnız gelmeden rezervasyon yaptırmanız, geliş gün ve saatinizi firmaya bildirmeniz gerekmektedir.
Bir diğer alternatif ise havalimanındaki bir rent a car firmasıyla anlaşıp araç kiralamak. Budva’dan diğer şehirlere ulaşım oldukça rahat. Sık aralıklarla otobüs ya da minibüs olduğundan, araç kiralamayı düşünmedik.

Karadağ’ın Tarihi   :

*Roma ve Bizans dönemlerinin ardından Karadağ’ın 12. yüzyılda Sırp egemenliğine girdiğini görmekteyiz.
*1389’da Sırpların Osmanlı Devleti’ne yenilmesinin ardından, Karadağ’ın büyük bir kısmı bağımsızlığını korumuş.
*1878’deki Osmanlı-Rus Savaşı sonunda imzalanan Berlin Antlaşması ile Osmanlı Devleti Balkanlardaki topraklarının büyük bir kısmını kaybetmiş. Bu dönemde Karadağ’ın bağımsızlığını tanımış ve ülkenin sınırları iki katına çıkmış.
*1912-1913 Balkan savaşları sırasında Osmanlı’ya karşı Sırbistan ile birleşen Karadağ, bu savaşta topraklarını genişleterek Sırbistan’a komşu olmuş.
*1918’de I.Dünya Savaşı bitiminde Karadağ’dan çekilen Avusturya-Macaristan birliklerinin yerini Sırp ordusu almış. Böylece Karadağ Sırbistan’a katılmış.
*1946’da yapılan federal anayasa ile Karadağ, Yıugoslavya’yı oluşturan altı özerk federe birimden biri olmuş.
*Bosna Savaşı’nda Sırpların yanında yer alan Karadağ, 1996’da Sırbistan ile bağlarını kopartmış.
*Yapılan referandum sonrası bağımsızlık kararı alınmasının ardından, 3 haziran 2006’da Karadağ Parlamentosu ülkenin bağımsızlığını ilan etmiş.

Karadağ’ın Ekonomisi  :

Hizmet sektörünün tarım ve sanayiye göre ekonomideki payı çok büyük. Bu sektördeki en büyük pay ise yaklaşık %22 ile turizmden geliyor. Kısacası turizm gelirlerinin ülke ekonomisine katkısı büyük. Her yıl yaklaşık 2 milyon civarında turist ülkeyi ziyaret ediyor.

Karadağ’da Konaklama   :

Karadağ’da konaklamak için bence iki seçenek var. Ülkenin en güzel iki kentinden birini merkez olarak seçmelisiniz. Bunlar Kotor ve Budva. Ben ilk gelişimde Kotor’da konaklamıştım. Bu son gidişimde ise Budva’yı tercih ettim. Bana sorarsanız Budva ulaşım kolaylığı, restoranlar, konaklama tesisleri ve barların bolluğu açısından daha ağır basar. Budva’da kaldığımız Hotel Jovana, son yıllarda en çok beğendiğim konaklama tesislerinden biri oldu. Gerek otelin sahibi Marina, gerekse oğlu Vladimir çok ilgili ve güleryüzlüydü. Bizim rahatımız için ellerinden geleni yaptılar. Bir daha buraya yolum düşse, kesinlikle bu otelde kalırım. Bu yüzden tüm gezginlere tavsiye ediyorum. Otel otobüs terminaline yaklaşık 10 dakika, Budva eski kente ise 25 dakika yürüme mesafesinde. Üç kişilik oda için kahvaltı dahil günlük 100 euro ödedik. İlk geldiğimiz akşam bize yemek ikram etmeleri de büyük bir misafirperverlik örneğiydi. Açıkçası bizim için sürpriz oldu.

Karadağ’da Yeme – İçme  :

Budva, Kotor, Ulcinj gibi Adriyatik Denizi kıyısındaki şehirlerde balık ve deniz ürünleri bolca tüketilmektedir. Bunun yanı sıra makarna, pizza gibi İtalyan yemeklerinin yapıldığı çok sayıda restoran vardır. Kısacası Akdeniz ve özellikle İtalyan mutfağı ağırlıklı yemekler söz konusu.
Fiyatlar birçok Avrupa ülkesine oranla şimdilik daha ucuz. Ama Avrupa Topluluğu’na girdikten sonra büyük ihtimalle giderek daha pahalı bir ülke olacaktır.

Write A Comment

error: