Tag

AddisAbaba

Browsing

Bana Etiyopya’da tek bir yer görme hakkın olsa, bunu neresi için kullamak isterdin diye sormuş olsalardı, cevabım kesinlikle Lalibela olurdu. Aslında burası ile ilgili gezmeden önce de çok şey biliyordum ama gördükten sonra açıkçası çok etkilendim ve hayran kaldım. Zaten farklı ülkelerden en fazla turiste Lalibela’da rastladım.
Lalibela’ya Mekele üzerinden uzun bir yolculuk sonrası vardım. Buradaki Mountain View Hotel’de  üç gece konaklayacaktım. Lalibela ve çevresini gezmek için iki tam gün ayırmıştım.

Lalibela Etiyopya’nın en kutsal yerlerinden biri. Etiyopyalı Ortodoks Hıristiyanların hac yeri ve inanç merkezi. Kayalara oyulmuş kiliseleriyle UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınmış. Buradaki kiliseler yaklaşık 800 yıl önce yani 12 ve 13. yüzyıllar içinde volkanik kayalara oyularak inşa edilmişler.  2620 metre yükseklikte etrafı dağlarla çevrili bir düzlük ve burada 1137’den başlayarak 1270 yılına kadar süren 133 yıllık bir dönem içinde Kral Lalibela ve onu takip eden krallar tarafından inşa edilmiş yüzlerce kilise. Bu ilginç ve etkileyici kiliselerden 12 tanesi halen ayakta. Bu kiliseler dar geçitler, mağaralar ve kaya oluklarıyla birbirine bağlı. İşte ben de etkiliyeci ve mistik bir ortama sahip bu on iki kiliseyi ziyaret etmek için buradaydım.
etiyopya - CErtesi sabah erkenden yerel rehberimle buluştum. Bu günü iki gruptan oluşan 12 kilise ziyaretine ayırmıştım. Bir sonraki gün ise önce Lalibela’ya 30 dakika mesafede bir tepede yer alan Asheton Mariam Kilisesi’ni gezecektim. Öğleden sonra ise Lalibela dışındaki en popüler kiliselerden biri olan Yemrehanna Christos Kilisesi’ni görmeye gidecektim.

Lalibela’nın ismi önceden Roha (temiz yer anlamına geliyor) imiş. Daha sonra şehre Kral Lalibela’nın ismi verilmiş. Kral Lalibela bu kiliseleri inşa ettirmeden önce 15 yıl Kudüs’de kalmış ve bu süre zarfında her yeri gezip görmüş. Etiyopya’ya döndüğünde ise Yeni Kudüs’ü Lalibela’da kurmuş.

Gezime önce kuzeybatı grubu kiliselerinden başladım. Bunlar *Beta Medhane Alem,  * Beta Maryam, * Beta Meskel, * Beta Golgotha & Beta Mikael (ikiz kiliseler) * Beta Danaghel idi.
Öğleden sonra gezdiğim güneydoğu grubu kiliseleri şunlardı : *Beta Amanuel,  *Beta Abba Libanos,  * Beta Merkorios,  *Beta Gabriel-Rafael

*Beta Medhane Alem  :

İlk kurulan ve aynı zamanda en büyük olan kilise.  Tek bir kaya kütlesi oyularak inşa edilmiş ve sadece zemininden yere bağlı olan bu tip kiliselere “monolitik” deniyor. Toplam 72 sütun bulunan kilisede, sütunlar dört yöne dağılmış ve bu dört İncil yazarını sembolize ediyor. Kilisenin doğu tarafındaki sütunlar orijinal ama bazı sütunlar yıkılmış ve 1954’de İmparator Haile Selassie tarafından yenilenmiş.
etiyopya - 33-Lalibela*Beta Maryam  :

Beta Meskel kilisesi karşısında güzel bir kilise. Her kilisede olduğu gibi buraya da ayakkabılar kapıda çıkartılarak giriliyor. Yerde halılar serilmiş. Sol duvarda palmiye ağacı motifi, sağ duvarda iki boğa motifi göze çarpıyor. Kilise içinde 6 sütun bulunuyor.
etiyopya - 34-Lalibela*Beta Abba Libanos  :

Cephesi güzel olan kayaya oyulmuş kiliselerden biri. Monolitik kiliselerden farklı çünkü sadece ön cephesi görülüyor; arkadan bir kayaya yaslanmış. Bu özelliği ile yarı-monolitik kiliseler grubunda. Ön cephesinin batı tarafı orijinal, doğu tarafı ise yeniden yapılmış.
etiyopya - 35-Lalibela*Beta Gabriel – Rafael  : 

En etkilendiğim kiliselerden biri oldu. Girişi diğer kiliselerden farklı olarak yukarıdandı. Burada yan yana iki ikiz kilise var. Gabriel cenneti, Rafael ise cehennemi temsil ediyor.
etiyopya - 36-Lalibela*Beta Golgotha & Beta Mikael :

Burada aynı çatı altında iki kilise var. Bu ikiz kiliseler Debre Sina olarak ta biliniyor. Buradaki duvar resimleri 12. yüzyıla tarihleniyor. “Holy of Holy” olarak bilinen ve her kilisede bulunan en kutsal bölümde Kutsal Ahit Sandığı’nın bir kopyası bulunur ve buraya halkın girmesi yasaktır.
Burada bulunduğum sürede çok ilginç bir ayine tanıklık ettim. Beyaz giysiler içindeki rahipler ilahiler söylüyorlardı.
etiyopya - 37-Lalibela etiyopya - 38-Lalibela*Beta Giyorgis  (Aziz George) :

Lalibela’daki gezimde her iki grupta yer alan kayalara oyulmuş toplam 11 güzel kiliseyi gezmiştim. Sırada gün batımına bıraktığım Lalibela’nın en güzel ve en meşhur kilisesi vardı. Beta Giyorgis Kilisesi farklı bir yerde yer alıyordu ve bu iki gruba dahil olan kiliselerden biri değildi. Haç şeklindeki bu büyük monolitik kilise, Etiyopya’nın aziz patronu ve koruyucusu Aziz George onuruna inşa edilmişti.
etiyopya - 39-Lalibela etiyopya - 40-Lalibela*Asheton Maryam Kilisesi  :

Ertesi gün sırada Lalibela çevresindeki bazı kiliseler vardı. Bunlardan biri Asheton Maryam idi. Kilise 3150 metrede yükseklikte bir tepede yer alıyordu. Ama araçla sadece 2850 metrelere kadar gelebiliyorsunuz. Daha sonra ise kayalardan yukarıya doğru dar patikalardan geçerek tırmanmanız gerekiyor. Yerel rehberimle birlikte tırmanmaya başladık. Yolda köy çocuklarına, sırtlarında ağır yüklerle civardaki köylere gitmeye çalışanlara rastladık. Ne kadar alışkın olsalar da, her gün bu patikaları kullanarak tepeye kadar tırmanmak kolay değildi. Tırmandıkça aşağıdaki manzara daha da güzelleşiyordu.
etiyopya - 41-LalibelaSonunda kiliseye vardık. Kapıda bizi kilisenin papazı karşıladı. Duvarlara haçlar kazılmıştı. Küçük ve gösterişsiz bir kilise ama ilginç olan böyle bir yerde 800 yıl kadar önce bir kilise yapmış olmaları. Yarı monolitik olan bu kilise Kral Lalibela tarafından yapılmaya başlanmış ama tamamlayan Kral Nakutola olmuş.
Kiliseyi gezdikten sonra, yemekhane olarak kullanılan biraz aşağıdaki barakada rahiplerle birlikte yemek yedim. Benim için ilginç bir anıydı.
etiyopya - 42-Lalibela*Yemrehanna Christos Kilisesi  :

Öğle yemeği sonrası, Lalibela’nın 42 km kuzeyinde yer alan ve Lalibela’nın dışındaki en popüler kiliselerden biri olan Yemrehanna Christos Kilisesi’ne gittim. Burası çok ilginç bir mağara kilise. Lalibela’daki kayalara oyulmuş kiliselerden 80 yıl kadar önce Geç Aksum stilinde, ahşap ve granit tabakalarıyla inşa edilmiş.

Dikdörtgen bir şekle sahip kiliseye kral ve rahip olan Yemrehanna’nın ismini verilmiş. Kral Yemrehanna kilise yapımında kullanılacak malzemelerden ahşabı Kudüs’den, mermeri ise Mısır’dan getirtmiş. Kilisenin pencereleri, tavanı çok hoş ahşap oymalarla süslü.

Rehberim kilisenin arka tarafındaki insan mumyalarını gösterdiğinde şaşkınlığım daha da arttı. Üst üste, yan yana sıralanmış çok sayıda mumya ve kafatasları. Söylenildiğine göre bu mumyalar, yüzyıllar önce buraya ölmeye gelmiş hacılara aitmiş. Bazıları ise bunların bu devasa mağaradaki kiliseyi inşa eden işçilere ait olduğunu iddia etmekte.
etiyopya - 43-Lalibela etiyopya - 44-LalibelaLalibela’da Konaklama  :

Merkeze yürüme mesafesindeki Mountain View Hotel’de üç gece konakladım. Terasından güzel bir manzaraya sahip olan bu otelden memnun kaldım. Akşam yemeklerini de genelde otelde yedim. Bunun dışında Maribela ve Panoramic View adlı otelleri alternatif olarak düşünebilirsiniz. Bu otellerin hepsi birbirine yakın mesafede bulunuyor.

Lalibela’da Yeme – İçme  :

Öğle yemeği yediğim Seven Olives adlı restoranı öneririm. Turistlerin birçoğu merkezdeki bu restoranı tercih ediyor. Yemekleri lezzetli.
Bir diğer güzel restoran, çok güzel bir manzaraya sahip, tepedeki Ben Abeba. Mountain View Hotel’e 10-15 dakika yürüme mesafesindeki restoranı yaşlı bir İskoç kadın işletiyor. Yemeklerinden ve servisten memnun kaldığım bir restoran oldu.

error: