Bugüne kadar Avrupa’nın neredeyse tamamını gezmiştim. Geriye sadece iki ülke kalmıştı. Bunlardan biri Moldova, diğeri ise Bulgaristan’dı. Türkiye’ye çok yakın olan bu iki ülkeyi, ilginçtir ama en sona…
Trakya Ovası’nda tepeler üzerine inşa edilmiş Filibe, Bulgaristan’ın Sofya’dan sonra ikinci büyük kenti. Nüfusu 330 bin civarında. Diğer Bulgar kentleri gibi Filibe de yaklaşık 500 yıl Osmanlı toprağı…
Filibe’den sonra gezimin ikinci durağı başkent Sofya oldu. Sofya, Bulgaristan’ın doğusunda, Vitoşa Dağları eteklerinde yer alıyor. 500 metreye varan rakımıyla, Madrid’ten sonra Avrupa’nın ikinci yüksek başkenti. Kente varışımla…
19. yüzyılın ikinci yarısındaki Ulusal Uyanış Dönemi evleriyle dikkat çeken 4 bin nüfuslu bu küçük yerleşim bir müze-kent. Aslında acentelerin tur programlarında yer aldığını bugüne kadar hiç görmedim…
“Kentlerin Kraliçesi” diye tanımlanan Veliko Tarnovo, Bulgaristan’ın en güzel kentlerinden biri. Kentin içinden ve çevresinden kıvrılarak dolanan Yantra Nehrinin etrafında tepeye doğru kurulmuş. II Bulgar Krallığı döneminde (1185-1393)…
Veliko Tarnovo’dan Bulgaristan’ın Karadeniz kıyısındaki kenti Varna’ya geçtim. Sofya ve Filibe’den sonra, 350 bin civarındaki nüfusuyla Bulgaristan’ın üçüncü büyük kenti olan Varna, aynı zamanda önemli bir liman. Türklerin…
Varna’dan Burgaz’a doğru giderken, yaklaşık 10 bin kişinin yaşadığı Karadeniz kıyısındaki küçük liman kenti Nesebar’a uğramak gerekir. 1983’te UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmiş bu müze-kent, kesinlikle ziyareti…